Vatan Partisi Genel Sekreteri Özgür Bursalı:”İsveç’in NATO’ya Katılmasına Evet Demek Filistin Davasına İhanettir”

Vatan Partisi’nden Filistin Ankara Büyükelçiliğine anlamlı bir ziyaret gerçekleştirildi. Vatan Partisi Genel Sekreteri Özgür Bursalı başkanlığındaki heyet Filistin De vleti Ankara Büyükelçisi Faed Mustafa tarafından karşılandı. Heyetler arası yapılan görüşmenin ardından kameralar karşısında geçildi.

Vatan Partisi’nden Filistin Ankara Büyükelçiliğine anlamlı bir ziyaret gerçekleştirildi. Vatan Partisi Genel Sekreteri Özgür Bursalı başkanlığındaki heyet Filistin Devleti Ankara Büyükelçisi Faed Mustafa tarafından karşılandı. Heyetler arası yapılan görüşmenin ardından kameralar karşısında geçildi. Vatan Partisi’nin Filistin mücadelesindeki desteği ve etkisinin önemine vurgu yapan Filistin Büyükelçisi, insanlığı Filistin mücadelesine omuz vermeye davet etti. Vatan Partisi Genel Sekreteri Bursalı’nın gündeminde ise TBMM’deki Filistin direnişine düşman olan NATO’nun genişleme oylaması vardı. Bursalı, “Filistin’ destek NATO’ya hayır demekten geçiyor” dedi.

Vatan Partisi Filistin halkı ile omuz omuza. Kararlı mesajların adres, bu kez, Filistin’in Ankara Büyükelçiliği…

Vatan Partisi Genel Sekreteri Özgür Bursalı başkanlığındaki heyet Filistin Ankara Büyükelçisi Faed Mustafa tarafından karşılandı.

Genel Sekreter Özgür Bursalı’nın başkanlığındaki heyette, Genel Başkan Yardımcısı Hasan Korkmazcan, Merkez Karar Kurulu Üyesi Berke Berkil ve 1969’da Filistin’e giderek İsrail’e karşı savaşan 68 gençlik önderlerinden Merkez Disiplin Kurulu Üyesi Prof. Ercan Enç yer aldı.

İkili, heyetler arası yapılan görüşmenin ardından kameralar karşısına geçti.

Vatan Partisi’nin Filistin direnişine ve ülkesinin bağımsızlığına verdiği etkili desteğe teşekkür eden Filistin Büyükelçisi Faed Mustafa, Filistin mücadelesinin başarıya ulaşmasının tüm bölgede huzuru sağlayacağına dikkat çekti.
–

Vatan Partisi Genel Sekreteri Özgür Bursalı’nın açıklaması şu şekilde:

Bugün Sayın Büyükelçimizin belirttiği gibi hepimiz Filistinliyiz. Aynı zamanda hepimiz Filistin’deyiz. Bu savaş hepimizin savaşı. Biz Türkiye’den savaşı uzaktan izlemiyoruz. Filistin’de cephedeki kahraman Filistinlinin gözünden bu savaşa bakıyoruz. Gazze’deki siperlerin içinde kahramanca savaşan askerlerimizin, halkımızın, çocuklarımızın, kadınlarımızın, gençlerimizin gözünden bu savaşa bakıyoruz. Bu savaş bizim savaşımız. Başkenti Doğu Kudüs olan, bağımsız, toprakları birleşik Filistin inşa olana kadar bu savaşı sürdüreceğiz. Filistin cephesinde yeni bir dünya kuruluyor.

En başta Türkiye’nin savaşı. Çünkü Filistin davasına omuz vermek, 2. İsrail planını bölgemizde engellemek. Filistin davasına omuz vermek, Doğu Akdeniz’de Türkiye’nin egemenliğine kasteden emperyalistleri, siyonistleri engellemek. Filistin davasına omuz vermek, Türkiye’nin toprak bütünlüğünü, Suriye’nin toprak bütünlüğünü savunmak ve ABD-İsrail güdümlü terör örgütlerini yerle bir etmek demek. O bakımdan orada mücadele eden kahraman kardeşlerimiz bizim için mücadele ediyor. Türkiye’nin geleceği için mücadele ediyor.

Bu bilinçle Türkiye’nin önünde atması gereken ciddi adımlar vardır. Biz yalnızca kınamalarla, sözlü tepkilerle Filistin davasına destek olamayız. En başta bugün Sayın Cumhurbaşkanımızın Meclis’te görüşülmesi için sevk ettiği, İsveç‘in NATO’ya katılım protokolü… Gelin buradan başlayalım. Buradan Sayın hükümetimize ve TBMM’deki bütün milletvekillerimize sesleniyoruz; Gelin buradan başlayalım Filistin davasına omuz vermeye. NATO uçak gemilerini gönderiyor Filistin’e, NATO-Amerika Gazze’ye kara harekatı için askeri yığınaklar yapıyor. NATO Türkiye’yi tehdit eden bölücü terör örgütlerini eğitiyor, destekliyor, silah veriyor. NATO Doğu Akdeniz’de Filistin ve Türkiye başta olmak üzere bütün Batı Asya’yı hedef alıyor. NATO daha dün Suriye’nin kuzeyinde SİHA’mızı düşürüyor, İçişleri Bakanlığımızın önünde bomba patlatıyor. Ve bugün İsrail saldırganlığını temsil ediyor NATO, Gazze’deki vahşeti temsil ediyor NATO. Filistin’in kahramanca Amerikan emperyalizmine ve İsrail siyonizmine karşı ve NATO’ya karşı aynı zamanda mücadele ettiği bu koşullarda NATO’ya evet demek, İsveç’in katılmasına evet demek Filistin davasına ihanet etmek demek. NATO’ya evet, Filistin davasına ihanettir. O yüzden biz TBMM’yi ve hükümetimizi Filistin’le kardeş olmaya, Filistin mücadelesine omuz vermeye ve NATO’ya hayır demeye, İsveç’in NATO’ya girişine hayır demeye davet ediyoruz. Bu adım dengeleri değiştirir. Arkasından Suriye-Türkiye beraberliği. İranı’yla, Rusya’sıyla, bütün dünyasıyla Çin’den Venezuella’ya kadar ABD-İsrail tehdidine karşı omuz omuza gelen bütün ülkeler bu Amerikan emperyalizmini ve İsrail siyonizmini durduracak güçtedir. Burada da düğüm Türkiye’dedir. Biz bu adımın atılacağına inanıyoruz.

Bütün kalbimizle Filistin’in yanındayız. Bu haklı savaşı hiç kimse itibarsızlaştıramaz. Çünkü bu savaş başarıya gidiyor. O çok övündükleri tankları, tüfekleri, teknolojileri Filistinli aslanlar tarafından yerin dibine gömülüyor. İsrail siyonizmi tarihe gömülüyor. Amerikan emperyalizmi bütün dünyada geriliyor. Filistinli kardeşlerimiz Aysa’dan yükselen yeni uygarlığın emperyalizme ve siyonizme karşı kalesi oluyor.