Vergide adalet mi?
Türk ekonomisinin en önemli yapısal sorunlarından biriside belki de en önemli sorunlarının başında vergi de adalet var mı yok mu?
Türkiye’de ödenen vergilerin yüzde 70’ine yakın bir kısmı dolaylı vergilerdir.
Doğrudan alınan gelir vergisi oranı da yüzde 30’lar dolayındadır.
Dolaylı vergiler ekonomilerde en adaletsiz vergilerdir.
Toplumu yoksullaştırıcı ve gelir dağılımını bozam bir etkiye sahiptir.
Bunun da nedeni her bireyin tüketeceği ve satın alabileceği ekmek,süt,peynir,sebze,meyve gibi yiyecek,içecek ve giyecek gibi doğrudan tüketilen mallara her birey aynı oranda vergi ödemektedir.
Asgari ücret alan veya 10 bin TL emekli maaşı alan bir kimse holding sahibi birisi veya yüksek gelir sahibi birisi aynı oranda vergi vermektedir.
Dolaysız yani doğrudan alınan vergiler ise kurumlar ve şirket vergileri ve kazançlardan alınan vergilerdir.
Son yirmi yılda ülkemizde vergide adaletsizlik gittikçe artmaktadır.Gelir ve kurumlar vergisi toplanamadıkça dolaylı vergilere yüklenilmektedir.
Devlet vergi açığını dolaylı vergileri artırarak kapatmaya çalışmaktadır.Bunun sonucunda ise milli geliri Avrupa ülkelerinin dörtte birine ulaşamayan ve üstelik de bu geliri adaletsiz biçimde dağıtan ülkemizde vatandaşlar benzin ve iletişim gibi ürün ve sektörlerde Avrupa’nın en yüksek vergisini ödemek zorunda kalıyor.
Özellikle son on yılda başta akaryakıt olmak üzere bir çok üründe vergiler artırılmıştır.Hatta kendiside bir vergi olan ÖTV’den bile KDV alınabilmiştir.
Türkiye geldiğimiz durumda vergi gelirlerinin yüzde 70’ine yakın bir kısmını dolaylı vergilerden toplayabilmektedir.Bunun da en büyük nedeni finansal kazançların vergilendirilmemesi,vergiden kaçınma ve kaçırma karşısında etkin ve vazgeçirici tedbirler alınamaması ve kayıt dışı ekonomidir.
Finansal kazançlar vergilendirilmediği gibi rantsal kazançlarda yeterince ve etkin şekilde vergilendirilemediği için vur abalıya misali vatandaşın sırtına dolaylı vergiler yüklenilmektedir.
Geçmişten beri Türkiye’nin önemli kamu kuruluşları elden çıkartılmış özelleştirme adı altında yok pahasına satılmış ve bu kurumlardan elde edilen yüksek kazançlar ve vergiler kaybedilmiştir.
Bir ekonomide kayıt dışı uygulamalara göz yumulursa,finansal kazançlardan vergi alınmazsa,rantsal kazançlar yeterince vergilendirilmezse, yüksek kazanç elde eden bankalar etkin şekilde vergilendirilmezse,serbest meslek sahipleri yeterince vergilendirilmezse vergide adalet sağlanır mı?
Yine ülkemizin önde gelen sanayici ve iş insanlarının kişisel servetleri artarken şirket kazançlarını dönem sonunda kar payı adı altında kendi kişisel servetlerine aktarılmasını da etkin şekilde vergilendirmek gerekmez mi?
Türkiye’de şirketler fakirleşirken! Şirket sahipleri de ne var ki hızla zenginleşmektedir.Bu şekilde bir zenginleşmenin önüne geçilmeli ve vergilendirilmelidir.
Bir ülkede vergide adalet olmazsa orada gerçek adalet sağlanır mı?