‘Faiz ve kur farkı gelirlerinin vergileri göz ardı ediliyor’

36 bin 806 mükellefin 914,9 milyar lira ödenmemiş vergi cezası bulunduğu duyuruldu. Açıklanan listeyi değerlendiren Topkurulu en büyük gelirin yaratıldığı hazine bonosu ve devlet tahvili faizleri, hisse senedi ile kur farkı gelirlerinin vergiden muaf tutulup, gözden saklandığını belirtti.

Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB), 1 Kasım günü; 5 milyon lirayı aşan vergi ve ceza borcu bulunan mükellefler ile 1 Haziran 2023-31 Mayıs 2024 tarihlerinde kesinleşen ve toplam tutarları 5 milyon lirayı aşan tarhiyatlara ilişkin listeleri açıkladı. GİB, yaptığı açıklamada devlete 5 milyon liranın üzerinde vergi borcu olan 36 bin 806 mükellefin 914,9 milyar lira ödenmemiş vergi ve cezası bulunduğunu bildirdi.

‘Vergi yüzsüzleri’ olarak da ifade edilen söz konusu listedeki borçluların önemli bir kısmı ise faaliyetine son vermiş mükelleflerden oluşuyor. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek de konuya ilişkin yaptığı açıklamada “36 bin 806 mükellefin 30 bin 696’sının borcunun tahsil kabiliyeti yok.” ifadelerini kullandı.

2025’TE 2,7 TRİLYONLUK VERGİ HARCAMASI

Meclis’e sunulan 2025 bütçe teklifinde ise 914 milyar liralık ödenmemiş vergi ve cezasından çok daha yüklü miktarda vergi harcaması yer alıyor. 2025 yılı bütçesinde; muafiyet, istisna, teşviklerden oluşan vergi harcamaları 2 trilyon 777 milyar 681 milyon lirayı buluyor. Söz konusu miktarın 2 trilyon 86 milyar lirası da gelir ve kurumlar vergisi harcamalarından oluşuyor.

FAİZ VE KUR GELİRLERİ SAKLANIYOR

Vatan Partisi Ekonomi Siyasetleri Bürosundan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Hakan Topkurulu ise söz konusu uygulama ile vergilenmeyen alanların gizlendiğini belirtti. Hakan Topkurulu, Türkiye’de en büyük gelirin yaratıldığı hazine bonosu ve devlet tahvili faizleri, hisse senedi gelirleri, kur farkı gelirlerinin vergiden muaf tutulduğunu anımsattı. Topkurulu, şöyle devam etti:

“Gerçek anlamda gelirden alınması gereken vergiler, gözlerden saklanmaktadır. Küçük ve orta büyüklükteki işletmelere yönelik olan vergi kaçakçılığı, IBAN ile ödeme, kira vergileri gündeme gelirken gerçek anlamda gelirden alınması gereken vergiler gizlenmektedir. Bu gelirler yok sayılıyor. Halbuki kur farkından, hazine bonosu ve devlet tahvili faizlerinden ciddi gelirler elde ediliyor. Borsadan kazanç elde ediliyor. Bunların hiçbiri vergiye tabii olmuyor. Gerçek vergi alınması gereken yerler, gözden uzaklaştırılıyor. Dolayısıyla ekonomide oluşan yük, tüketim vergileri aracılığıyla halkın sırtına yükleniyor.

‘ÜRETİME KAYNAK OLACAK’

“Biz Vatan Partisi olarak, Türkiye çok büyük bir tasarruf yeteneği olduğunu söylüyoruz, biliyoruz. Türkiye’de daha önceki yıllarda yaratılan ancak muhtelif nedenlerden dolayı sistem dışından tutulan yurt dışındaki 500 milyar dolar, yurt içinde banka kasaları ve yastık altında tutulan kıymetli madenler, Vatan Partisi iktidarında sistem içine sokulacaktır. Bu yolla ekonomiye katkı sağlanacaktır ve ‘Üretim Devrimi Ekonomisi’ ile bu kaynaklar yatırıma aktarılacaktır. Aynı zamanda bugün vergilendirilmeyen ve gözden ırak tutulan Türkiye’nin tasarruf imkanı da doğru vergilendirilerek, dolaylı vergiler yerine doğrudan vergi sistemi geliştirilerek, daha adil bir gelir dağılımıyla birlikte daha verimli bir vergi geliri elde edilmesi sonucuna ulaşılacaktır.”