Döviz bağımlılığı petroldeki düşüşün akaryakıta yansımasını önlüyor
ABD Başkanı Trump’ın ilave gümrük vergilerini açıklamasının ardından Brent petrolün varil fiyatında sert düşüşler meydana geldi ancak akaryakıt fiyatlarına yansımadı. Enerji politikaları uzmanı Aktürk, bu duruma döviz bağımlılığının neden olduğunu belirtti

ABD Başkanı Donald Trump’ın ilave gümrük vergilerini açıklaması ve Rusya ile Suudi Arabistan’ın da dahil olduğu sekiz petrol üreticisi ülkenin üretimi artıracağını duyurmasıyla birlikte petrol fiyatlarında sert düşüş meydana geldi.
Tarifelerin açıklanmasının ardından küresel belirsizlik ve durgunluk riski nedeniyle Brent petrolün varil fiyatı iki günde yüzde 9’dan fazla değer kaybederek 65 dolar düzeyine indi. Petroldeki değer kaybı, Çin’in ABD’ye karşılık vermesiyle de devam etti. Ayrıca, Suudi Arabistan ve Rusya’nın da aralarında bulunduğu sekiz OPEC+ üyesi, mayıs ayında planlanan petrol üretim artışını üç katına çıkaracaklarını ve gelecek 18 ay boyunca üretim kesintilerini tersine çevireceklerini duyurdu. Durgunluk kaynaklı talep yavaşlamasına ek olarak, petrol arzındaki artış duyurusu da fiyatların aşağı çekilmesine neden oldu. Böylece Kovid-19 dönemi Nisan 2021’den sonraki en düşük fiyat seviyesi görüldü.
YIL SONU ÖNGÖRÜSÜ GERİYE ÇEKİLDİ
ABD’li yatırım bankası Goldman Sachs analistleri, Brent petrole ilişkin yıl sonu öngörüsünü 5 dolar düşürerek 66 dolara çekti. Petrol fiyatındaki düşüşte, ABD’nin yeni tarifeleri nedeniyle durgunluk riskinin yanında, talep eksikliği ve arz artırımı da etkili oldu. Goldman Sachs’in, petrol araştırmalarından sorumlu Daan Struyven’ın imzasıyla müşterilere gönderdiği bir notta, “Artan durgunluk riskleri ve OPEC+ arzının artması göz önüne alındığında, özellikle 2026 için, düşen petrol fiyatı tahminlerimize yönelik riskler aşağı yönlüdür.” ifadeleri yer aldı.
Wood Mackenzie Rafineri Kimyasallar ve Petrol Piyasaları Başkan Yardımcısı Alan Gelder de konuyla ilgili değerlendirmesinde, “Artık 2025 ve 2026’da çok daha düşük bir talep artışı bekliyoruz. Dolayısıyla tarifeler sadece 2026’da öngördüğümüz rafineri marjlarındaki toparlanmayı durdurmakla kalmıyor, aynı zamanda rafineri marjlarını daha da düşürüyor, belki de 2021 seviyelerine geri döndürüyor.” yorumunu yaptı.
NEDEN AKARYAKITTA İNDİRİM OLMADI?
Brent petrolün varil fiyatındaki düşüşlerin akaryakıt fiyatlarına yansımaması ise tartışma yarattı. Sosyal medyada paylaşım yapan vatandaşlar, petroldeki artışların akaryakıta zam olarak yansırken, düşüşlerden sonra neden indirim olmadığı sorusunu ortaya attı.
Konuyu Aydınlık’a değerlendiren enerji politikaları uzmanı ve eski BOTAŞ Gaz Alım Dairesi Başkanı Ali Arif Aktürk, indirim olmamasının sebebinin, dövize ve uluslararası petrol borsalarına bağımlılık olduğunu söyledi. Aktürk, şu ifadeleri kullandı:
“Petrol, şu anda 70 doların çevresinde salınıyor. Trump’ın tarifeleri ve küresel durgunluk da negatif etkileyecek. İran’a bir saldırı meydana gelirse durum farklı olur. Petrol ürünleri, ham petrol dışında kendi dinamikleriyle, arz-talep dengesiyle fiyatlanıyor. Gaz oil, dizel, benzin gibi ürünlerin kendi arz-talep dengesi sonucu fiyat oluşuyor. Mesela, Brent petrol düşse bile büyük bir rafineride bir kaza olduğu zaman, o ürünlerin fiyatları yükselebiliyor.”
‘TÜRKİYE YÜZDE 100 DÖVİZE BAĞIMLI’
Şu an Brent petroldeki düşüşe rağmen akaryakıt ürünlerinde fiyat artışını gerektirecek bir gelişme olmadığını aktaran Aktürk, Türkiye’nin bu konuda yüzde 100 dövize bağımlı olduğunu vurguladı. Aktürk, şöyle devam etti:
“Türkiye’de ürünler, Genoa/Lavera, yani İtalya ve Fransa’da üç rafinerinin ortalamasından fiyatlanıyor. O da ABD doları cinsi. Dolayısıyla üründe bir değişiklik olmasa bile dolar kuru yükseldiği anda iç piyasada akaryakıt fiyatları artar.
“2005’te çıkmış bir Petrol Piyasası Kanunu var. En yakın likit market endeksleniyor. Türkiye’ye en yakın olan likit market, Akdeniz havzasındaki Genoa/Lavera. Ancak siz yeni bir likit piyasa oluşturursanız, o zaman bu durum değişebilir. Mesela siyasi irade, 2023 seçimlerinden önce bir süre bu endeksi kaldırdı. Artışları akaryakıt fiyatlarına yansıtmadı. Ancak fiyatlar yükselmişse ve ürüne yansıtmazsan bu sefer de vergi mükellefi tarafından karşılanacak. Bunun nihai çözümünün yolu ekonomiyi düzeltmekten geçiyor.” Kaynak: Aydınlık