Başkanlar, şirketleri için bu kadar reklam harcaması yapar mı?
ADANA MUHALİF/ ANALİZ
Ne yazık ki; günümüzde çoğu durum olgulara değil, algılara göre değerlendirilmektedir.
Toplum olguların; yani gerçeklerin değil, algıların; yani yalanların esiri haline getirilmektedir. Başta aydınlarımız olmak üzere, toplumun büyük çoğunluğu olgular yerine, algılara yani yalanlara inanmaya devam ediyor.
Geldiğimiz durumlar da bunun ispatı değil midir?
Olgular yani gerçekler yerine, algılara yani yalanlara nasıl inandırılıyor insanlar? Tabii ki reklamlar yolu ile… Medyanın her türlüsü de algılara inandırmak için her türlü yolu denemeye devam ediyor, günlük çıkarları uğruna.
Gelelim belediyelerin reklam ve tanıtım harcamalarına…
Belediyeler görev kapsamında yaptıkları her türlü çalışmayı gereğinden fazla abartarak şehrin her yanına bez afişlerler asıp, bilboardları afişlerle donatmayı sürdürüyorlar.
Adları yazılı koca koca afişleri şehrin her yanına asarak her yerine büyük bir çevre kirliğine yol açmasının yanı sıra bunlar için harcanan paralar daha faydalı şekilde kullanılabilir.
Belediyeler, kamu makamıdır, başkanların reklam yeri değildir.
Makamlar, egoları tatmin etme yeri değil, halka hizmet yeridir.
Belediye bütçesi de her şeyden önce kamunun yani halkın bütçesidir.
Başkanlar, bu bütçeyi halkın yararına kullanmakla yükümlüdür.
Abartılmış reklamlar ile bu kaynaklar verimsiz şekilde kullanılamaz.
Buradan soruyoruz, belediye başkanları kendi şirketleri olsa bu kadar reklam harcaması yaparlar mı?
Tabii ki hayır…
Belediye başkanları, abartılı reklam afişleriyle değil yaptıkları çalışmalarla gündeme gelmelidir.
Yoksa yapılan sabun köpüğü gibi reklamlarla kendileri de güç zehirlenmesi yaşamaya başlar.
En iyisi belediyelerin reklam ve tanıtım harcamalarına ciddi bir kısıtlama getirilmelidir. Gereksiz ve abartılı reklam harcamalarına son verilmelidir.
Gerekirse bu konuda yasa da çıkarılmalı veya bakanlık bir genelgeyle etkin bir düzenleme getirmelidir.