Halife Haftar Libya’da zemin kaybediyor
ERKİN FEYYAZ EŞLİ
Virginia’daki bir federal mahkeme, Halife Haftar’a yönelik savaş suçu iddiasıyla ilgili duruşmalara yeniden başladı. Mahkeme, Libya’da gerçekleşmeyen Aralık seçimleri süresince askıya alınan davanın devamına karar verdi. (https://www.middleeasteye.net/news/libya-khalifa-haftar-us-judge-reinstates-war-crimes-lawsuit)
Kurbanların avukatı Mark Zaid, Middle East Eye’a, Libya Ulusal Ordusu Başkomutanı HalifaHaftar’ın savaş suçları, işkence ve yargısız infaz iddiaları hakkında ifade vermesi ve soruları yanıtlaması gerektiğini söyledi.
Mark Zaid ayrıca, “mahkemenin davanın yürütülmesine izin vermesi, hesap sorulmasına bir adım daha yaklaşıldığı anlamına geliyor. Artık bu dava durdurulamaz” ifadelerini kullandı.
Davacılar, 2016 ve 2017 yıllarında akrabalarının ölümlerinden Halife Haftar’ı sorumlu tutuyor.
Davanın bir ABD mahkemesinde yeniden görülmesi, ABD’nin Halife Haftar’a yaptırım uygulayabileceğini de gösteriyor. Eski generalin ABD vatandaşlığı da var. Haftar, savaş suçlarından dolayı yaptırıma tabi tutulabilir ve hatta tutuklanabilir.
Halife Haftar’ın son günlerde Libya’nın geleceğine ilişkin müzakerelerden fiilen dışlanmış olması dikkat çekici. Önemli uluslararası güçler ve BM temsilcisi Stephanie Williams, öncelikle Başbakan Abdülhamid Dibeybe ve diğer paralel hükümetin başı Fethi Başağa’yla iletişim kuruyor. Başağa, Haftar tarafından destekleniyorsa da general, görüşmelerin dışında kaldı.
13 Mart’ta ABD Büyükelçisi Richard Norland, Fethi Başağa ve görevdeki Başbakan Abdülhamid Dibeybe’nin siyasi bir anlayışa ulaşmak için Birleşmiş Milletler tarafından düzenlenen müzakerelere katılmaya hazır olduklarını doğruladı.
Bununla birlikte Libya’da Başağa tarafından kurulan hükümette Halife Haftar’a hiçbir rol verilmedi. Büyük olasılıkla, Başağa ve Dibeybe bir anlaşmaya varırsa, Haftarsaf dışı kalacak. Belki de ABD baskısıyla Libya Ulusal Ordusu’nda daha Amerikan dostu bir komutan onun yerine geçecek.
Şu anda Halife Haftar’ın Libya’daki konumu son derece zayıflamış durumda. Bu yüzden Aralık 2021’de yaptığı ittifakta Başağa’dan sonra ikinci sırada bir rol oynamaya razı oldu. O sırada Başağa, sanki Haftar’a bağlı gibi görünüyordu. Şimdi bunun tersinin doğru olduğu ortaya çıktı.
Başağa hükümetinin atanmasını kabul eden birkaç bakanın istifası nedeniyle Dibeybe’nin Ulusal Birlik Hükümeti’nde bir miktar istikrarsızlık baş gösterse de Libya’daki önde gelen uluslararası aktörlerin (ABD, AB ülkeleri, Türkiye) Libya’da Haftar’ın nüfuzunu sınırlamadan Başağa hükümetine iktidarın devrine izin vermeleri pek olası değil. Çoğunluk,Haftar’ı oyundan çıkarmaktan yana.
Haftar, geçmişte birçok kez kuralları çiğnedi ve siyasi süreci aksattı. Libya’da serbest petrol üretimi ABD için önemli ve Hafter güçleri şimdiden petrol ihracatını felç etmeye çalışıyor.Özellikle küresel piyasalardaki petrol fiyatları her zamankinden daha yüksekken kimse onun bunu yapmasını istemiyor. (https://www.africanews.com/2022/03/07/libya-s-national-oil-company-announces-suspension-of-production/) Haftar’ın Rus desteğini de kaybettiği bildiriliyor. En azından Ruslar Sirte’den çekildi. Bu destek olmadan Haftar daha da zayıflayacak.
Türkiye ise Doğu Akdeniz’deki kıta sahanlığı haklarını tanıdığı için Dibeybe hükümetiyle iyi ilişkiler içinde. Fethi Başağa, daha önce Ankara’yla ilgili anlaşmayı imzalayan hükümetin bir üyesiydi. Anlaşmaya bağlı kalması bekleniyor. Ancak HalifeHaftar’a güvenmek kesinlikle mümkün değil.