Abhazya ve KKTC’nin tanınması hepimizin görevi
Başkan Valeri Kvarçiya’yı İstanbul’da ağırlayan Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a seslendi: ‘Türkiye’nin birçok komşusu ve Asya ülkesi, KKTC’yi tanıma rotasına girmişlerdir. Abhazya bunun için anahtar bir ülkedir’
Abhazya Meclis Başkanı Valeri Kvarçiya başkanlığında İstanbul’a gelen Abhazya heyeti, Vatan Partisi’nin konuğu oldu. Taksim Hill Otel’de düzenlenen ortak basın açıklamasının ardından Karaköy’deki Mahkeme Lokantası’na geçen heyetler, KKTC ve Abhazya’nın tanınması konusunda önemli mesajlar verdi.
Abhazya Meclis Başkanı Valeri Kvarçiya ile Vatan Partisi Genel Başkanı Dr. Doğu Perinçek, önceki gün Taksim Hill Otel’de ortak bir basın toplantısı düzenlediler. Burada konuşan Doğu Perinçek, şu mesajları verdi:
‘ABHAZYA TÜRKİYE İÇİN ANAHTAR BİR ÜLKEDİR’
“Abhazya Cumhuriyeti’nin Sayın Meclis Başkanı ve değerli heyeti saygıyla selamlıyoruz. Hoş geldiniz. Burası da sizin vatanınız. Abhazya da bizim vatanımız. Şeref getirdiniz.
“Türkiye ve Abhazya için önemli bir süreç içerisindeyiz. Abhazya Türkiye için anahtar bir ülke, dostluğu dünya çapında kapıları açacak bir ülke.
“Bugün Amerika; Dedeağaç, Larissa, Selanik, Girit’in kuzeyi, Suriye’nin kuzeyi, Gürcistan ve Ukrayna’ya yığınak yapıyor. Bu kuşatma kime karşı? Dedeağaç’a yığılan 1000 tane tank Rusya’ya karşıymış! O 1000 tank oraya gidemez. O 1000 tank burnumuzun ucunda, bizi tehdit etmek için yığıldığını biliyoruz. Doğu Akdeniz’de, Ege’de ABD, Yunanistan ile birlikte Türkiye’yi hedef alıyor. Nemesis Tatbikatı, Noble Dina Tatbikatı, hepsi intikam anlamına geliyor. Namlular Türkiye’ye dönük. Karşıda ABD var, üzerimize sürdüğü PKK var, FETÖ var. Beraber tatbikat yaptıkları İsrail var, onlara yanaşan Fransa var. Bu gerçekler karşısında Türkiye’nin güvenliği Asya ikliminde. Bu koşullarda Türkiye’nin dostları, Türkiye’nin güvenliğini sağlamada dayanışma halinde olacağımız ülkeler belli.
“Abhazya’yı kutluyoruz. Kahraman bir halk. Sayın Meclis Başkanı aramızda. Biz onlarla Şubat 2019’da buluştuk. Abhazya değerli bir millet, kahraman bir millet. Abhazya Millet Meclisi ile ortak bir bildiri imzaladık. Önümüzdeki süreci öngördük. Ülkelerimizdeki güvenliği geliştirmeyi dünyaya ilan ettik. Bu bildiri Kafkaslarda, Karadeniz’de, Akdeniz’de huzur ve barışı, güvenliği içeren maddeler içeriyor. En önemlisi de Abhazya ve KKTC’nin birbirlerini tanıması ve bölgedeki ülkelerin onları tanımasını içeriyor. Bu, KKTC’nin tanınması ve ABD tehdidinin durdurulması için anahtar olaydır.
“Doğu Akdeniz’deki ABD-İsrail eksenli tehdit, yalnız Türkiye’ye yönelik değildir. Batı Asya’dan Çin’e kadar bütün dünyayı ilgilendiren bir tehdittir. Çünkü Kıbrıs, Süveyş Kanalı’nı da Hürmüz’ü de kontrol eden bir noktadadır.
“Abhazyalı kardeşlerimiz bizim kardeşimizdir. Onların Türkiye’ye gelmeleri, KKTC için ziyaret talepleri Türkiye için tarihi bir süreçtir. Sayın KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’a da yönettiği hükümete de resmi görüşmede ifade ettim. Bizim hükümet yetkilerine de ifade ettim. ‘ABD’nin, Fransa’nın KKTC’yi tanıma ihtimalleri var mı?’ diye sordum, hepsi güldü. Ama birçok komşusu ve Asya ülkesi KKTC’yi tanıma rotasına girmişlerdir. KKTC’nin tanınması basit bir diplomasi olayı değildir. Bütün dünya dengeleri değişecek, Türkiye’nin Asya ülkeleriyle arasını sağlamlaştıracak önemli bir olaydır.
“Türk milleti olarak Abhazya’nın güvenliğini de huzurunu da kendi güvenlik ve huzurumuz görüyoruz. Abhazya’ya dokunan bize dokunur. Türkiye’de 500 bine yakın Abhaz vatandaşlarımız vardır. Abhazya, Türkiye’nin Kafkasya, Asya ve Rusya’ya açılmasında anahtar konumdadır. Abhazya ve Rusya arasında gümrüksüz ticaret anlaşması var. Türkiye’nin de Abhazya üzerinden birçok ürünü gümrüksüz ihraç etme ihtimali var. Rusya, bizim 2. ticaret ortağımız. Abhazya-Türkiye dostluğu bunlardan dolayı da çok çok önemli. O bakımdan Sayın Meclis Başkanımızın bu ziyaretini önemli buluyoruz.”
‘ELİMİZDEN GELENİ YAPMAYA HAZIRIZ’
Abhazya Meclis Başkanı Valeri Kvarçiya: Öncelikle çok teşekkür ediyoruz. Biz bir yıl kadar önce Abhazya’da buluştuk. Karşılıklı fikirlerimizi beyan ettik. Bazı yazılı metinlere imza attık. Türkiye’de sizlerin genel olarak Çerkez diye bildiğiniz insanlarla biz Abhazya’da, anavatanda birlikte yaşadık. Dolayısıyla tüm Çerkezleri dile getirirsek ülkenizde yaşayan soydaşımız belki de birkaç milyondur. Bildiğiniz gibi 18. yüzyılın ortalarından itibaren Kafkasya-Rusya savaşlarından dolayı soydaşlarımızın büyük bir kısmı Osmanlı topraklarına göç etmek zorunda kaldı. Büyük çoğunluğu bugün Türkiye Cumhuriyeti topraklarında. En zor zamanımızda, bittik dediğimiz anda bizi kabul eden sizlere müteşekkiriz.
Türkiye Cumhuriyeti güçlü ve demokratik bir ülke. Rusya da öyle. Biz Rusya ve Türkiye’nin destekleriyle bir şekilde yol alıyoruz. Türkiye’den Rusya’ya ya da Rusya’dan Türkiye’ye gitmek isterseniz Abhazya’dan geçersiniz. Bizi bir köprü olarak görebilirsiniz. Biz bağımsızlığımızı 1993 yılında kazandık ama bir şekilde dünyadan Abhazya’yı izole etme sorunu var. Türkiye’nin katkıları olacaktır diye umut ediyoruz.
Bizim birlikteliğimiz yaklaşık 300-400 yıl öncesine dayanıyor. Can birliği yaptık, kan birliği yaptık. Birlikte iyi kötü günleri yaşadık. Yine bu şekilde yaşamaya devam etmek istiyoruz. Bizi öncelikle Rusya tanıdı, akabinde Rusya’nın katkılarıyla bazı ülkeler tanıdı. En sonunda Suriye bizi tanıdı. 300-400 yıllık geçmişimizin olduğu Türkiye Cumhuriyeti’nden de beklentilerimiz var. Doğu Bey’den de epey beklentilerimiz var desek yanılmayız.
Biz, Abhazya Cumhuriyeti olarak elimizden gelen bir şey varsa mutlaka yapmaya çalışırız, buna Kıbrıs konusu da dahil. Buradan da KKTC’yi ziyaret etmek için geldik. Ama neden olduğunu bilmiyoruz, bu seyahati gerçekleştiremedik. Gitmek, tanışmak lazım, Rusya ile de bu konuları konuşmak lazım, sizlerle de bu konuları konuşmak lazım. Elimizden geleni yaparız.
Abhazya Dernekleri Federasyonu Başkanı Murat Gümüş: Türkiye’de yaşayan, Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı soydaşlarımız adına, Abhazya’daki soydaşlarımız adına, Abhazya’nın bağımsızlığını her platformda savunan Doğu Bey’e teşekkür ediyoruz. Bağımsız Abhazya ve bağımsız KKTC, bölge barışına katkı sağlayacaktır. Bu bağlamda iki bağımsız ülkenin ilişkilerini geliştirmesinin arzusu içindeyiz.
ERSİN TATAR’IN MESAJI
KKTC Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş Gezici Büyükelçisi Hüseyin Macit Yusuf: Sayın Perinçek’e teşekkür ederim. Hakikaten 2004’ten beri birlikte birçok ülkenin üst düzey devlet yetkilisiyle görüşme imkânını bizlere yarattı. KKTC’nin tanınması için Türkiye’de bir tek Sayın Perinçek Kıbrıs davasına gönül vererek, dünyada tanınmasına önderlik etmektedir. Sayın Perinçek tanınma söz konusu olduğunda yaptığı tüm temaslara beni de davet etti. En son Abhazya’ya gittik. İlk gidişimizdi, son gidişimiz olmaz. Orada çok iyi bir şekilde ağırlandık. Orada yürekli insanlarla tanıştık, davamıza sahip çıktılar. KKTC’yi tanıma kolay bir karar değil. İmzaladıkları deklarasyonla tanıyacaklarını duyurdular. Gelinen süreçte KKTC, Akdeniz’de emperyalizmin dayatmalarına karşı ön cephe oluşturmaktadır. Çünkü güneyimizde bizle anlaşmak istemeyen, ABD ve AB ile iş birliği içinde olan GKRY vardır. Aynı sıkıntı Abhazya’da da mevcuttu. Kafkaslarda ve Akdeniz’de barış ve huzurun gelmesini istiyoruz. KKTC için gerekenler yapılıyor. Abhazya’yla olan iş birliğimizi geliştirmek istiyoruz. Yakın zamanda KKTC’de sizi ağırlayacağız. Ersin Tatar ile görüştüm, size selamlarını sundu. İlk fırsatta sizi KKTC’de görmek istediklerini söyledi. Çok teşekkür ederim.
SORU VE YANITLAR
- İran’ın Abhazya’yı tanıması konusunda bir görüşünüz var mı? İran’a uygulanan ambargolara karşı herhangi bir görüşünüz var mı?
Valeri Kvarçiya: Bizim en son Suriye ziyaretimizde de bu konu gündeme geldi. Suriye bir arabuluculuk yapacağını söylemişti. Biz de bunun gerçekleşeceğini umut ediyoruz. Bu konuda somut bir adım atmadık ama atacağız. Şuna da inanıyorum ki Suriye haricinde Türkiye’deki dostlarımız bizi tanıyacak.
- 6’lı Platform görüşmeleriyle ilgili düşünceleriniz nelerdir?
Doğu Perinçek: Sayın Cumhurbaşkanı, Putin’e hitaben böyle bir talepte bulunmuştu. Ben ‘Abhazya ve KKTC de buna katılmalı’ şeklinde bir öneride bulundum. Abhazyalı kardeşlerimizin içi rahat olsun. Asya’da, Latin Amerika’da, Afrika’da onları temsil eden bir kardeşleri var. Ben en son İran’daki konferansta da hem KKTC’yi hem de Abhazya’yı tanımaları gerektiğini söyledim. Bütün bölge açısındam önemini anlattım. İçleri rahat olsun, orada temsilcileri var.
Valeri Kvarçiya: Ben bu yüzden Türkiye’nin öneminin altını çizdim. Türkiye böyle sorunları çözebiliyor. Türkiye’nin Gürcistan ve Abhazya arasında da arabuluculuğunu istiyoruz, buradan geri adım olmaz ama Türkiye sayesinde bu sorunların çözülmesini istiyoruz.
- KKTC’ye bir ziyaret gerçekleştireceksiniz. Bunun amacı KKTC-Abhazya arasında diplomatik ilişkilerin ilk adımını atmak mı? Ersin Tatar’la bir görüşme yapılacak mı?
Valeri Kvarçiya: Böyle planlarımız olmasa KKTC’yi ziyaret etmezdik. Tabi burada aracı olmadan yüz yüze görüşmeyi planlıyorduk. Tanınmanın tüm inceliklerini görüşecektik. Aynı zamanda Türkiye ve diğer ülkelerin de görüşleri önemli.
- Bir şekilde ‘Gidemedik, engellendi’ dediniz. Kim nasıl engelledi?
Valeri Kvarçiya: İlk başta pandemi kısıtlamalarından dolayıydı. Sonra tabi siyasi konjonktür gereği durumlar oluştu. Karadeniz’de NATO gemileri tatbikat yaptı. Bu konjonktürden dolayı galiba engellendi. Aslında bu soruyu siz bize değil, biz size sormalıyız.
BÜTÜNCÜL CEPHE
- Sizce Rusya’nın KKTC’yi tanıma ihtimali var mı?
Valeri Kvarçiya: Rusya bizim stratejik partnerimiz. Gürcistan yüzünden temsil edilemiyoruz. Biz Rusya üzerinden temsil ediliyoruz. Bu, görüşmeler esnasında belli olacak konular. Ama büyük ihtimalle Abhazya tanınırsa, Rusya da KKTC’yi tanıyacaktır.
Doğu Perinçek: Açık ve dürüst olarak sorunları çözebiliriz. Biz bu süreçte Rusya devletinin merkezinde yer alan Aleksandr Dugin ile 4-5 saatlik bir görüşme yaptık. Birincisi Karabağ’daki Ermenistan işgaline son verilecek, ikincisi Abhazya ve KKTC tanınacak. Üçüncüsü Kırım’ın Rusya toprağı olduğu kabul edilecek. Bu notlarla anlaştık. Bu anlaşmamız büyüdü. Azerbaycan’ın Karabağ’ı kurtarmasında da Sayın Cumhurbaşkanı söylemişti: Putin olmasaydı Karabağ’ın kurtuluşu olmazdı. Sayın Cumhurbaşkanı ve Putin’in görüşmesinden önce Dugin açıklama yaptı; dedi ki Türkiye, Kırım konusunda adım atsın, bizde KKTC için adım atmaya hazırız. Şunu çok iyi anlamamız lazım, bu bir paket program. Karadeniz ve Akdeniz arasında barış ve güvenlik açısından çok sıkı bağlar var. Amerika’nın bölgemizde yaptığı askeri yığınaklar hem Türkiye’yi hem de Rusya’yı hedef alıyor. Çinliler de bu analizleri kabul ediyor. Karadeniz’den Hürmüz Boğazı’na kadar uzanan bir cephe var. Bu cephede bütünüyle Türkiye’nin, Abhazya’nın, Rusya’nın hatta Türk devletlerinin, İran dahil bütün bu devletlerin ortak çıkarları var. Afganistan’ı da buna katmak lazım Çin’i de. Bizim şimdi bu gerçeği bilincimize çıkartmamız lazım.
Abhazya heyetinin KKTC’ye gitmesi konusunda… Buradan Sayın Cumhurbaşkamıza sesleniyorum. Bu konuları anlattığımız zaman birtakım resmi ağızlar bana şunu söylüyor, biz Gürcistan’ın ve Ukrayna’nın toprak bütünlüğünü tanıyoruz. Ben de diyorum ki, peki Gürcistan’ın Doğu Akdeniz’de kaç tane zırhlısı var? Türkiye’nin karşılaştığı tehditler ele alınırsa; Rusya ile Abhazya’yı terazinin bir kefesine koyuyoruz, öbür kefesine Gürcistan’ı koyuyoruz. Hangi kefenin ağır basacağını yanlış söyleyecek kimse olmaz.
Sayın Cumhurbaşkanı’nın Yunanistan’ın ABD tarafından işgal altında olduğunu söylediği bu tehditler karşısında, Türkiye kimlerle güvenliğini sağlayacak? Bu konuda geciken tavırları çok pahalı öderiz. Kıbrıs açısından da çok pahalı öderiz. Bu tehditler doğrudan doğruya sizi ve Türkiye’yi devirmeye yönelik planın parçası. Konu yalnız Abhazya’nın çıkarıyla ilgili değil Türkiye’nin güvenliğiyle alakalıdır. Kesinlikle göreceksiniz, çok uzak bir zamanda değil, Türkiye Cumhuriyeti Abhazya Devleti’ni tanıyacak. KKTC’nin de tanınma süreci başlayacak. O bakımdan içimiz rahat, kendimize güveniyoruz. Abhazya’nın Sayın Cumhurbaşkanı’na da güven duyduğumuzu buradan duyuruyoruz. Sayın Cumhurbaşkanı’nın bu konuda dirayet göstereceğine inanıyoruz. Engeller aşılacak.
- Türk Devletleri Teşkilatı’yla Abhazya bir temas kurar mı?
Doğu Perinçek: O Abhazya’nın karar vereceği bir konu. Ama Türki devletlerinin Abhazya’yla kesinlikle dost olacağını düşünüyorum.
Valeri Kvarçiya: Bir Rus deyimi var, sizin sözlerinizle bal içilir. Durum aslında belli. ABD askeri yığınaklarla, hedef aldığı yerleri de belli ediyor. Büyük bir savaş başlayabilir. Barışı sağlayabilmek adına tüm gerekenleri yapacağız.
Buradaki Abhazya diasporası olarak Türkiye’de bir tanıtım gecesi düzenleyeceğiz. Türkiye çok güçlü bir devlet. 1999’da Gürcülerle Abhazların barış görüşmeleri İstanbul’da olmuştu. Barışa doğru birçok adımlar atılmıştı. Büyük yol katedileceğini anladıklarında bu görüşmeleri Cenevre’ye taşıdılar. BM’nin bugüne kadar hiçbir yere barış getirdiğini ben duymadım. O dönemde Gürcistan ve dostları, AB ve ABD bu işin burada çözüleceğini anlayarak bu olayı Türkiye’nin elinden almıştır. Sesli olmasa da bu çözümler olacak, biraz zamana ihtiyacımız var. Türkiye-Abhazya dostluğu çok sağlam temellere dayanıyor. Biz aynı kavimdeyiz, aynı halkız.
KATILIMCILAR
Abhazya heyetinde Meclis Başkanı Valeri Kvarçiya, milletvekilleri Astamur Logua, İlya Gunya, Viyanör Bebiya, Dima Gunba, Tayfun Ardzınba ve Almashan Acincal, Abhazya Cumhuriyeti Tam Yetkili Temsilci İbrahim Avidzba ile yardımcısı Cansuh Lazba, Abhaz Dernekleri Başkanı Murat Gümüş ve Abhaz Federasyonu Denetleme Kurulu Üyesi Atanur Aksoy yer aldı.
Vatan Partisi heyetinde ise Genel Başkan Doğu Perinçek, iş insanı ve eski Ak Parti MKYK Üyesi Ethem Sancak, Rauf Denktaş’ın gezici büyükelçisi Hüseyin Macit Yusuf, Görev Vakfı Başkanı Erkan Önsel, Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı Şule Perinçek, İstanbul İl Başkanı Cem Dikmen, Uluslararası İlişkiler Bürosu Üyesi Hüseyin Erman Sülük, Basın Sorumlusu Gülşen Şen, Aydınlık Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Mustafa İlker Yücel, Ulusal Kanal Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Türkkan, Aydınlık.com.tr Genel Yayın Yönetmeni Beyhan Korkman, iş insanı Can Aytek ve eşi ile Çimen Filiz Paşa bulundu.
Toplantıya Sputnik Türkiye muhabiri Burcu Okutan ile Türkiye gazetesi yazarı Fuat Uğur da katıldı. (Kaynak: Aydınlık)