Adana’daki FETÖ
17-25 Aralık öncesinde, Adana ve çevresi de Fethullahçı çetenin önemli faaliyet alanıydı. 17-25 Aralık sonrası bir kısmı ortadan kaybolur gibi yapmasına rağmen birçoklarının faaliyeti 15 Temmuz’a kadar açıktan devam etti.
15 Temmuz sonrasında ise Demokrasi mitinglerinde boy göstermeye çalışan FETÖ ile iltisaklı çok sayıda işadamı gözaltına alındı, önemli bir kısmı da mahkemelerde mahkum oldular.
Bir kısmı da kendilerini ya gizledi ya da itirafçı olarak kurtulmaya çalışırken bir kısmı da AK Parti’de etkili isimler ile olan yakınlıklarını kullanarak kendilerini aklamaya çalıştılar.
Asıl önemli olan da sahip oldukları gazetelerde her Cuma günü Sümüklü Mehdi Fethullah Gülen ‘in vaazlarını çarşaf yayımlayan gazetelerin bir kısmı kapatılırken bir kısmına nedense hiç dokunulmadı.
Bir kısmı mahkemelerde yargılanıp mahkum olurken baş sayfalarında Hoca efendiye övgüler düzenler nedense görmemezlikten gelindi.
Oysa ki FETÖ denilen bu karanlık suç örgütünün herhangi bir faaliyetine katılanlar şu veya bu şekilde destek verenler yargılanırken bazılarına nedense dokunulmadı.
FETÖ elabaşısının vaazlarını kimler neden ve nasıl yayımladı?
Bu talimatı kimler verdi?
Bunu neyin karşılığında yayımladılar?
Zamanın Basın İlan Kurumunun yöneticilerinin buna etkisi olmuş mudur?
Bu vaazları yayımlayanlar bundan dolayı herhangi bir çıkar elde etmiş midir?
FETÖ’nün Zaman gazetesinin temsilcisinin davetlerin sık sık icap eden gazeteciler kimlerdi?
FETÖ’nün zaman gazetesinin temsilcisinin bu vaazların yayımlanmasında etkisi olmuş mudur?
Vaazları yayımlayan gazeteler bundan dolayı ilan –reklam ücreti almışlar mıdır?
Vaazları yayımlayan bazı gazeteler 15 Temmuz sonrası kapatılırken bazılarına nedense dokunulmadı.
Vaazları yayımlayan gazete sahipleri veya yöneticileri hakkında şu ana kadar herhangi soruşturma açılması söz konusu mudur?
Bu ve buna benzer soruların yanıtını kamuoyu merakla beklemektedir.
Çünkü FETÖ ile mücadele topyekün mücadele şeklinde olması gereklidir.
FETÖ’ye merhamet Vatana merhametsizliktir.