Ak Parti ve esnaf
Ak Parti, ilk kurulduğu zaman esas olarak gücünü Anadolu esnafından ve yoksullardan alıyordu.
Bu durum uzun zaman devam etmesine rağmen, geldiğimiz durumda Ak Parti esnaf partisi olmaktan çıkarak, AK Parti döneminde zenginleşen “Esnaf Burjuvazisi”nin ve zenginleşen müteahhitlerin partisi haline gelmiştir.
AK Parti il ve ilçe yönetimlerine baktığımız zaman, bunu daha net bir şekilde görebiliriz. Yoksulların ve mazlumların partisi olmakla övünenler, kendi yarattıkları statükonun keyfini sürerek, bastırılmış egolarını tatmin etmenin girdabındanlar.
Ak Parti yönetimlerine baktığımız zaman, Ak Parti döneminde zenginleşen “Esnaf Burjuvası”’diye nitelendiren kişiliklerin, yönetimde ağırlıkta olduğu görülmektedir.
Yönetim kurulu toplantılarına son derece lüks araçlarla gelen ve lüks yaşamlar süren yöneticilerle giderek Ak Parti’nin esnafların ve ezilmişlerin partisi olmaktan daha çok zenginleşenlerin partisi olduğu inancını da giderek yaygınlaştırmaktadır.
Geldiğimiz durumda, esnafın durumu daha da kötüleşmektedir. Ak Parti kendi kuruluş temelinde olan bu büyük kitleyi kaybetmeye oldukça yakın durumdadır.
Esnafların gittikçe kan kaybettiği ve pazardan yok olmaya başladığı bu dönemde, Ak Parti’de kendi tabanını da kaybettiğinin bilincine varması gerekmez mi?
Esnafın, bu salgın döneminde karşı karşıya kalmış olduğu yok olma sürecinde Ak Parti yönetiminin gerekli tedbirleri zamanında almadığından dolayı esnaf yok olma sürecindedir.
Aslında yok olmaya başlayan Ak Parti’nin kendi doğal tabanıdır.
Ak Parti yönetimi, esnafın beklediği Perakende Yasası’nı halen çıkarıp yaşama geçirmiş değildir.
Büyükşehirlerin merkezleri dev AVM’lerye doldurulmuş olup, oralara sığmayan organize perakendeciler her sokağın başına, her apartmanın altına ve dahi köylere dahi şubeler açıp, yerel esnafı ahtapot gibi sarıp boğmaktadır.
Bunlara önlem alınmazsa, esnaf yok olur, esnaf yok olunca Ak Parti’nin de kendi doğal tabanı yok olur.
Bizden söylemesi…