Dolar 33,9762
Euro 37,6709
Altın 2.725,36
BİST 9.771,16
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Adana 34°C
Yağmurlu
Adana
34°C
Yağmurlu
Paz 35°C
Pts 34°C
Sal 32°C
Çar 33°C

Belediyeler ve rant / Niyazi Koç yazdı

Belediyeler ve rant / Niyazi Koç yazdı
24 Haziran 2024 11:25 | Son Güncellenme: 24 Haziran 2024 20:52
A+
A-

Yerel yönetimler seçimlerinin ardından yaklaşık üç aya yakın  bir dönem geçmesine rağmen birçok Belediye Başkanı  Belediyeleri ağlama duvarına  çevirdi.

Daha göreve  başlamadan  enkaz edebiyatına başlayanlar  ilk önce yakınlarını en yakın arkadaşlarını  köşe başlarına yerleştirerek işe başladılar.

Belediyeler hizmet makamı mı yoksa ulufe dağıtma yeri midir?

Bazıları da sessiz kalarak bu kervana katılmışlardır.

Binlerce aday içerisinde seçilerek göreve gelenler kent rantlarına ve ihale kayırmacılığına gözlerini dikmiş durumdalar.

Halk  için seferberlik sözü ile göreve gelenlerin halk umurlarında bile değil.

Çünkü;Siyasi köşe kapmacılık, her türden alicengiz oyunları,tehdit ve şantajlar,kirli pazarlıklar ile paylaşılan Belediye kadroları,ısmarlama habercilik,televizyonlarda yayınlanan reklam spotları gibi durumlar Belediyeciliği hizmet kapısı değil rant kapısı haline getirmektedir.

Geldiğimiz durumda  BİT denilen Belediye iştiraklarını arpalık haline getirenler Belediyeleri KAMU kurumu gibi değil  şirket gibi yönetmektedirler. Kamu  mallarını ve kamu hizmetlerini özelleştirdiler.

Belediyelerin çevresini komisyoncu ve ihaleciler sarmış durumda.

Halka hizmet  kullanılması gereken kurumlar yerli ve yabancı şirketlere,ihale mafyalarına, kayınçolara, bacanaklara ve yeğenlere dağıtılıyor.

Aslında  ekonominin kara deliklerinden sayılan Belediyelerin bu tarz çalışmaları aslında   Türkiye için Milli Güvenlik sorunudur. Birçok belediye  tasarruf genelgesini bahane ederek yerel medyaya sırt çevirmiş durumda.Seçim öncesi yapılan harcamaların Belediye bütçelerini kevgire çevirdiği de bilinmektedir.Seçim öncesi yapılan reklam harcamaları,konserler ve sözüm ona şenlikler ile bolca yapılan reklamların harcamalarının bedelini kimler ödedi acaba?

Enkaz  edebiyatı yapan,kasa bomboş diyenler  geçmişe yönelik harcamaların nasıl yapıldığı ve yapılan usulsüzlüklerin hesabını soracaklar mı acaba? Yoksa yapılan açıklamalar  sabun köpüğü olmaktan öteye gitmez.

Önceki dönemde yapılan imar yolsuzluklarına,rantçılara verilen tavizlerin hesabı sorulacak mı yoksa aynı düzen farklı şekilde devam mı edecek.Önceki dönemlerin devam edeceği konusunda  ciddi endişeler oluşmaktadır.

Belediyelerimiz rant düzeni içerisinde çırpınırken sistemle veya düzenle hesaplaşırken bir direnç ve dayanak noktası olamaz.

Küresel merkezlerden dayatılan Büyükşehir yasası muhtarlıkları işlevsiz hale getirmiş ve belde belediyeciliğini  kaldırmıştır.Köylü,kasabalı ve mahalleli siyasetin dışında bırakıldı.

Büyükşehir yasası ile birlikte köy ve mahalle yönetimini halkın elinden aldı.Belediyelerimizin kilometrelerce uzağında ki  kent mafyalarına ve rant çetelerine verildi.

Bu yasa ile köylerimize, meralarımıza, tarlalarımıza, ormanlarımıza ve kıyılarımıza ve plajlarımıza el koydular. Yine bu yasa ile Büyükşehir Belediye Başkanlarına adeta derebeylik yetkisi verilmiştir.

Belediyeleri şirket gibi yöneten  rantçı anlayış sürdürülemez durumdadır.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.