Depremin ardından Adana / Niyazi Koç yazdı
Büyük deprem felaketinin ardından ortalığı saran büyük bilgi kirliliği,sosyal medya yalanları,sehir efsaneleri sonucunda korku türbülansına giren Adanamız da halen her şey normalleşmiş halde değil.
Kamu kurumları arasında ve özellikle Belediyeler ile diğer kamu kurumları arasında bir koordinasyonun olmadığı ortaya çıkmıştır.
Herkes kendi kahramanını yaratmaya çalışıyor..
Konutlara yapılan kontrollerin gelişigüzel yapıldığı ve çok sayıda yanlış raporlama yapıldığı zaten tüm kamuoyunun bilgisi dahilindedir.
Buna karşın yetkilililerin ise vatandaşı ordan oraya göndermekten bir şey yapmadığı da bir gerçektir.
Valilik makamında Vali yardımcıları makam odalarının kapısına adeta etten duvar örmüşler bırakın vatandaş ile konuşmayı muhatap bile almıyorlar.
Zaten Sayın Valimize ulaşmak ise başlı başına bir sorun .
Deprem sonrası raporlar ve itirazlar kesinleşmemişken çok yer yıkılacak havası vermek başlı başına bir yanlış bilgilendirmeden başka bir şey değildir.
Yine deprem sonrası bir çok binanın taşınmasına göz yumulurken bazı binalara yıkılacak durumda olmamasına rağmen izin verilmemesi de garip değil midir.
Özellikle ağır hasar raporu verilen binalara bir an önce yetkililerce denetim yapılmalı ve vatandaşın dertlerine çözüm bulunması gerekmez mi?
Özellikle hangi makam bu konuda yetkili ise kamuoyunu bilgilendirmelidir.
Vatandaşa herkes kendi başının çaresine baksın mı deniliyor acaba.
Neden bir yetkili çıkıp da vatandaşı bilgilendirmez.
Vatandaş şaşkın ördek gibi bir oraya bir oraya gidip sorunlarını çözmek isterken bu ilgisizlik de vatandaşı canından bezdiriyor.
Kamuoyunun takdirine sunulur.