Ekonomide orta gelir tuzağı mı? / Niyazi Koç yazdı
Ülkemizde bilindiği gibi; her şey moda kavramlar üzerinden tartışılır. Kavramların içi boşaltılmış anlamı değiştirilmiştir.
Dolasıyla bilinçlerde de kavram kargaşası söz konusudur.
Bunlardan biri de orta gelir tuzağıdır. Başta ekonomik konularda ahkam kesen Televole gazetecilerinden, akademisyenlerden iş adamlarına kadar herkesin rakamlar ile oynayarak oluşturduğu bu yalana herkes kendini kaptırdı.
Ülkemizde üretim ekonomisi tıkanmış durumda bunu aşmak için önemli düzenlemeler yapılması gerek iken halen tartışmaya devam ediyorlar.
Oysa ki kağıt üzerinde rakamlar ile oynayarak 10 bin dolaralara çıkartılan milli gelir seviyesi ve değeri hızla yiten bir Türk Lirası gerçeği vardır.
Yıllardan beri sıcak para politikası ile borç içinde bırakılan ve sanal hale getirilen ekonomik yapı üretemeyen, üretileni de ithalattan üretir hale getirilen bir yapılanma.
Yani hem teknolojik ürünler üretemiyoruz, üretemediğimiz gibi ithal ediyoruz ve ürettiğimizi zannediyoruz.
Kağıt üzerinde oynayarak bizi orta gelire çeken sözde başarılı palavracı ekonomistler herkesi bu yalana inandırmış, yeni masallarında ise bundan kurtulmanın yollarını tartışmaktadırlar.
Ülkemiz ne yazık ki üretimden uzaklaştırılmış, borçlanarak elde ne var ne yok satarak fakirleştirilmiş daha da kötüsü borçlandırılmıştır.
Nasıl ki cebimizde taşıdığımız kredi kartı ile zengin olamayacağımız gibi dışarıdan alınan borç paralarla kalkınmamız da mümkün değildir.
Bu süreçte girdi maliyetleri, baskı altına alınan kur gibi faktörler ile iyice fakirleştirilen, çaresizleştirilen, araştırma yapılması bir yana,fabrikalarını bile ayakta tutması bile mucize olan reel sektörün nasıl ayakta kalacağı büyük bir sorun haline gelmiştir.
Bu durumda Türkiye’nin önce fakirleştiğini ve mirasyediliğini kabul edeceğiz. Borçlanarak kalkınamayacağımızı kabul edeceğiz. Bilim ve teknolojiye önem vereceğiz, bilimi özgür bırakacağız.
Üretime dayalı planlı ve hedefli olan Pazar gerçeklerini kabul eden ve geleceği öngören esaslı halkçı üretim ekonomisine geçerek gelir seviyesini gerçekten yükseltebiliriz.
Bu işin sağlamasını da yapmak çok kolay önce TUİK’ in enflasyon rakamı ile kendimizin gerçek enflasyonunu yansıtmıyorsa orta gelir tuzağının nasıl bir masal olduğunu anlayabiliriz.
Daha işin başında kendisini kandırmaya kalkanlar reformcu,kalıcı bir dönüşüm ve zenginleşme yaratamazlar.
Ancak ve ancak yıllardan beri yaptıkları gibi hem kendilerini hem de milleti kandırmaya devam ederler.
Öncelik gerçekçi olacağız ve gerçekleri kabul edeceğiz.
Palavracı ekonomistlere değil olgulara bakarak karar vermeliyiz.
Çünkü “gerçek” her şeyin üstündedir!