Fethullah’ın gazetecileri!
Bir zamanlar hiçbir yerde’’ Fethullahçı Terör Örgütü’’aleyhinde bir kaç medya organı hariç hiçbir yerde aleyhinde yazı göremiyorduk .Neden susuyordunuz?
Neden korkuyordunuz?
Ama korkmayanlarda vardı.Bu Amerikancı çeteye karşı mücadele eden, onların ipliğini pazara çıkartan yurtseverlerde vardı.Birileri bu emperyalist örgüt ve yandaşlarından korkarken,onların yanaşması haline gelirken birileri de bu çeteye karşı mücadele etmekteydi.
Bu çete bir zamanlar medya’daki kiralık kalemleri vasıtasıyla korku salıyor,moralleri bozuyordu.Medya’daki kiralık kalemleri vasıtasıyla;bilinçleri kirletmeye,korku iklimi yaymaya devam ediyorlardı.Ortalıkta bu kadar hain,aymaz,bu kadar kötülük,bu kadar kumpas ve suskunluk ve görmezden gelme varken yurtseverler susmuyor bu çeteye karşı amansızca mücadele ediyorlardı.
Korkanlar oldu,köşesine çekilenler oldu,teslim olanlar oldu ve onların sofrasında meze olanlar oldu çete’nin gönüllü yandaşları olanlar oldu.
FETÖ’nün iftira,şantaj,kumpaslarının,tertiplerinin ve bin bir türlü yalanlarının yayılmasında kitlelerin bilincinin bulanmasında ön ayak oldular.Unutmayalım ki gazetecinin görevi gerçeğin peşinden gitmektir.Gerçek gerçektir ve tektir.
Gerçek başkadır gerçekcik başkadır.Gerçekcik gerçeğin sulandırılmış halidir,gölgesidir.Gazeteci attığı her adımda gerçeğin yolundan gittiğinden emin olmalıdır.Bu yoldan sapanların sonu tüccar gazeteciliktir.Geçmişte;FETÖ’nün yalanlarına ‘’büyük gerçeklik’’ payesi verenler biliniz ki gerçek FETÖ’nün yalan cehennemi değildir.
Kırk yalan yaymanıza rağmen tek gerçek sizlerin yalanlarınızı yok etmiştir!..
Basın dünyasında FETÖ’nün döneminde yerleşen en korkunç uygulama ‘’Kraldan çok kralcı’’ olmaktı.Bazen bir bakıyorsunuz FETÖ kumpasına FETÖ’den daha çok sahip çıkanlar oldu,sessizce bekleyip çıkar sağlayanlar oldu.
Açıktan operasyon gazeteciliği yaptılar,tele kulak ve gizli gözlere prim verdiler.Attıkları manşetler ile ağızlarından salyalar akıtarak yurtseverlere saldırdılar.FETÖ lehine algı operasyonları yaptılar.
Türklerin yeniden doğuş destan olan ‘’Ergenekon’’ adını tertip ve kumpaslarına isim olarak seçtiler.Basın dünyasında kendilerine en keskin muhalefet yapan Aydınlık gazetesine ve Ulusal Kanal’a defalarca operasyon yaptılar.Ulusal Kanal’ın dört genel yayın yönetmeni tutuklandı.
Birçokları sessizce izledi ve izledi!..
FETÖ’nün medyadaki önemli isimlerine operasyon yapılınca basın özgürlüğü havarisi kesilenler o günlerde ortalıkta gözükmüyorlardı nedense.
Hatta; Ekrem Dumanlı için,Hidayet Karaca için,Mehmet ve Ahmet Altan kardeşler için,Nazlı Ilıcak için ortalığa dökülenler o günler de oldukça sessizdi.
Oysa; O günlerde Polis ve yargı eliyle yürütülen tüm operasyonlar FETÖ’nün basın organları ve tetikçi İmamları eliyle yürütülüyordu.
FETÖ medya da çok sayıda TV ve radyo kanalına sahip olmasına karşın sahip olamadıklarını da satın alıyor veya kiralıyordu.
FETÖ kendisinin yetiştirdiği gazeteci kılıklı şakirtlerinden bir çoğunu da basında önemli koltuklara yerleştirmiştir.Başta Samanyolu TV olmak üzere Zaman gazetesi,Taraf gazeteleri açıktan tertip ve kumpasların bezirganlığına soyunmuştu.
Birde bu tertip ve kumpaslara sessiz kalarak,çanak tutarak alet olan medya’yıda unutmayalım!.
FETÖ ‘nün medya dünyasındaki açıktan kalemşörlüğünü yapanlar olduğu kadar algı yönlendirmesi yaparak da kitlelerin bilincini karartan’’ tüccar gazetecileri’ de unutmayalım..