İmamoğlu, vız gelir tırıs gidersin! / Editör’den
Ekrem İmamoğlu, adaylığı açıklanır açıklanmaz soluğu kendine Patrik Unvanı veren Balat Papazı Bartholomeos’un yanında aldı ve bir yerlere açıktan mesajını vermiş oldu.
Batılı emperyal güçlere açıkça mesaj vererek, ben sizin adamınızım beyanında bulunmuş oldu.
Belediye başkanı seçildikten bir süre sonra eski Ziraat Bankası Genel Müdürü Can Akın Çağlar’ı Genel Sekreter atamış olması bile kimlere ne kadar yakın olduğunu açıkça göstermiştir.
Kimlerin tavsiyesi ile bu atamayı yaptığı da kamuoyunun bilgisi dahilindedir.
Diyarbakır’da daha sonra kayyum atanan HDP’li belediyeleri ziyaret ederek, HDP seçmenine de selam vermeyi imal etmemiştir.
İstanbul’daki her kritik olayda tatile çıkarak ne kadar İstanbul sevdalısı (!) olduğunu göstermiştir.
Sanki İstanbul Belediye Başkanı değil de orada Cumhurbaşkanlığı stajına gelmiş gibi davranan bu zat-ı muhterem ve şürekâsı Cumhurbaşkanı adayı olma peşindeler.
Her fırsatta çok konuşan İmamoğlu, boş değil bomboş konuşmaya devam ederek, medyadaki destekçileri tarafından balon gibi şişti şişti ve patladı.
Hem de ne patlayış, en çok da kendini her koşulda savunanlar tarafından patlatıldı balon.
İmamoğlu, kendi şişirilmiş egosunun esiri haline getirildi. Ve her devrin adamı Ertuğrul Özkök ve Nagehan Alçı’dan umut arar oldu.
Son olarak; otobüsüne aldığı bu her devrin adamları kendi taraftarlarınca bile tepkiyle karşılanınca; ne yapacağını bilemeyen İmamoğlu, “Bunlar bana, vız gelir tırıs gider” diyerek açıkça meydan okudu ve sonunda balon gibi fıssssss diyerek patladı ve geri dönüş yaparak özür dilemek zorunda kaldı; baktı ki pabuç pahalı.
İmamoğlu, sen artık siyasi bir mevtasın. Bundan sonra kendim ettim, kendim buldum şarkısını söyleyerek Papaz’ın dizinin dibinde ağlarsın veya Eyüp Sultan’da çaput bağlarsın.
Sonuçta; Vız geldin tırıs gittin İmamoğlu!