Yoksullar ve milyarderler /Editör’den
Yoksullar ve milyarderler derken Dolar milyarderlerinden bahsediyoruz.
Türkiye’de gelir dağılımı konusu sık sık gündeme ve gelir dağılımın bozulduğu öteden beri anlatılır.
Anlatılır da bir çözüm bulma arayışı var mı?
Olsa zaten bu kadar uçurumlar olmazdı.
Zaten bir ülkede milyarder sayısı artıyorsa yoksul sayısı da o kadar artmaktadır.
Tıpkı bizim ülkemizde olduğu gibi.
Son açıklanan rakamlara baktığımız zaman bu gerçeği daha da net bir şekilde görebiliriz.AKP iktidarı boyunca Dolar milyarderi sayısı 40 kişi daha da artmıştır.2002 yılında Dolar milyarderi sayısı 4 iken şimdilerde 44’e yükselmiştir.Peki ya yoksul sayısı o da son altı yılda 1.4 milyon kişi artmıştır.
Peki bu kadar dengesiz gelir dağılımı nasıl oluyor ve hiçbir önlem alınmamaktadır.
Ülkemizde gelir dağılımı ve vergilendirme konusunda büyük dengesizlikler yaşanmaktadır.
Türkiye’de devlet esas olarak vergiyi servet sahiplerinden değil vatandaşın tüketiminden almaktadır
Alınan verginin yüzde 70’i tüketicilerden alınan KDV,ÖTV gibi dolaylı vergilerdir.
Gelir düzeyine bakılmaksızın herkesten aynı miktar ve oranda tahsil edilen dolaylı vergiler;vergi adaletsizliğini derinleştirmektedir.
Bu sonuç Avrupa’nın gelir dağılımı en bozuk ülkesi Türkiye.
AKP iktidarları döneminde tahsil edilen her 100 TL ‘lik verginin 67 TL’sini akaryakıt,motorlu taşıt,sigara,alkollü içkiler,dayanıklı tüketim, kolalı ve gazlı içecekler, v.b tüketim ürünlerinden alınmakta olan dolaylı vergilerdir.
Gelir dağılımına baktığımız zaman zengin ile yoksul arasında 14 kat fark var.TÜİK’in 2013 yılı araştırmasına göre varlıklı nüfusun yüzde 10’ı gelirin yüzde 31.3 ‘ünü alırken,en yoksul yüzde 10’un aldığı pay da sadece yüzde 2.3 ‘te kalıyor.
Bu durumda en varlıklı yüzde 10 ile en yoksul yüzde 10’un arasındaki fark 14 kat.
2002 yılında Dolar milyarderi sayısı sadece 4 kişi iken bu rakam şimdilerde 44’e çıkmış durumda.
Demek ki AKP iktidarı boyunca 40 kişi daha Dolar milyarderi olmuş durumda.
Dolar milyarderlerini artması ile Türkiye’nin büyüyüp kalkındığı zannedilmesin, servet transferi yolu ile gelir dağılımındaki bozulmanın arttığını;az sayıdaki zenginin servetine servet kattığını milyonlarında daha da yoksullaştığını görmekteyiz.
Gelir dağılımı bozuldukça, ücretler çok az arttıkça, vatandaşlarda bırakın tasarruf yapmayı günlük yaşamını bile devam ettirebilmek için borçlanma zorunda kalmaktadır.
Zenginler ve işadamları,kamu yönetimi çalışanların gelir düzeyini artırmadığı sürece, adil bir vergilendirme sistemi uygulanmadıkça zengin ile yoksul arasındaki fark açılmaya devam edecektir.