Yüreğir’e YAKIŞTI mı?
Yüreğir Belediyesi üç yılın sonunda ilçe merkezini önce YAPTIK sonra da YAKIŞTI afişleri ile donattı.
Tabii bu çalışma afiş ve bilboard belediyeciliğinin en bariz örneği olarak hafızalarda yerini aldı.
Aslında yapılması gereken rutin belediyecilik hizmetlerinin bu kadar afiş ve pankartlar ile ilan edilir olması yapılanların vatandaş nezdinde fazla itibar görmediğinin yansıması olsa gerek.
Yapılanlar da ortada yapılmayanlar da.
Hele bir “Ters Ev” olayı var ki şimdilerde fazla reklamı yapılmaz oldu.
Ya araba da sinema günlerine ne demeli ki; Adana’nın sıcağında Amerikanvari bu şovun ne anlamı vardı. Adana’nın sinema kültürüne yabancı olan ve sıcaklarda arabada film izlemeye çağırmak hangi aklın ürünü olsa gerek.
Ya yapılan imar çalışmaları sonucu zor durumda kalan mülk sahiplerinin yaşadığı sıkıntılar bir takım organize görüntülü yapılan arsa toplama faaliyetlerine ne demeli?
Yüreğir’deki adliyenin hemen yanı başında açılan barakalaranasıl göz yumulur ki?
Yeni açılan Adliye Sarayı otoparkının çevresine biraz ağaç dikilmesi çok mu zordu?
Ya belediyenin açmış olduğu Büfe yerine daha güzel bir kafetarya tarzı bir yer açılması çok mu zordu?
Ya Adliye Sarayı’nın hemen karşısındaki Yüreğir Kültür Merkezi’nin yanıbaşındaki park içine lokanta açılması çok mu zorunlu bir durumdu? Ya parkın hemen köşesinin de Büfe yapılması tabii bunların yanına şırdancı ve kokereççi esnafının da yerlerini alması tabii ki çok YAKIŞTI.
Birde Sarıçam mahallesindeki bazı sokaklarda parke taşlarının sökülmesi olayı var. Neyi vardı bu parke taşların hazır taşları söküp asfalt dökmek çok mu YAKIŞTI.
Aslında bunlar basitmiş gibi görünen fakat bariz eceriksizlikler… Çok mu YAKIŞTI?